Artan maliyetler, ağır vergiler ve azalan alım gücü iş dünyasını zor durumda bıraktı. Son 24 saatte 12 firma konkordato ilan etti, yüzlerce firmaya da mahkemelerden mühlet kararı çıktı.
Türkiye ekonomisi derinleşen bir finansal krizle karşı karşıya. Yüksek enflasyon, kur baskısı, üretim maliyetlerindeki artış ve ağırlaşan vergi yükü; reel sektörü her geçen gün daha da zorluyor. Bu tablo içinde iflas sinyalleri ardı ardına gelmeye devam ederken, son 24 saat içinde tam 12 firma konkordato ilan etti.
Konkordato ilan eden firmalar şunlar:
- 📍 Ytt Otomotiv
- 📍 Hüma Hastanesi
- 📍 Nazlı Ecza Deposu
- 📍 Agro Tiger Tarım
- 📍 Genart Tekstil
- 📍 Uzn Auto Yapı
- 📍 Emir Çift Cam
- 📍 2K İplik Sanayi
- 📍 Veysi Dalmış Tarım
- 📍 Tefa Dış Ticaret
- 📍 Arslanlar Kauçuk
- 📍 DNZ Yedek Parça
Ancak tablo sadece bu 12 firma ile sınırlı değil. Türkiye genelinde yüzlerce firma, konkordato ilan edebilmek için mahkemelere başvurdu ve bu firmalara mühlet verilerek borçlarını yapılandırmaları için zaman tanındı. Bu gelişmeler, ekonomide yaşanan derin sorunların daha da görünür hale geldiğini gösteriyor.

Uzmanlara Göre: Ekonomik Yapı Taşıyor
Ekonomistler, art arda gelen konkordato başvurularını “alarm zili” olarak değerlendiriyor. Özellikle üretim yapan, istihdam sağlayan ve dış ticarete katkı sunan firmaların ekonomik baskılarla iflas noktasına gelmesi, hem istihdamda ciddi kayıplara hem de tedarik zincirlerinde büyük kırılmalara neden olabilir.
Vergi ve Maliyet Kıskacı
Firmaların en büyük şikayetleri arasında; öngörülemeyen vergi düzenlemeleri, enerji ve hammadde maliyetlerindeki artış, krediye erişim zorluğu ve tüketici alım gücünün düşmesi yer alıyor. Ayrıca kamu alacaklarında yaşanan tahsilat gecikmeleri de şirketlerin nakit akışlarını olumsuz etkiliyor.
Konkordato Sayısı Rekor Kırıyor
2025 yılı içerisinde konkordato başvurularında ciddi bir artış gözlemleniyor. Yılın ilk 6 ayında konkordato talebinde bulunan şirket sayısı bini aşarken, her geçen gün bu rakama yenileri ekleniyor.
Yapısal Reform Şart
Uzmanlar ve sektör temsilcileri, konkordato başvurularındaki artışın durdurulabilmesi için ekonomik istikrarı sağlayacak yapısal reformların acilen devreye sokulması gerektiğini vurguluyor. Aksi takdirde iflasların zincirleme şekilde artması ve büyük çaplı ekonomik kayıpların yaşanması kaçınılmaz görünüyor.


