Bu nedenle düzenli tarama, her kadının sağlığı için hayati önem taşıdığını belirtti.
Meme sağlığına verdikleri önemi bir kez daha vurgulayan Doç. Dr. Ogün Erşen, Tıbbi teknolojide yer alan yenilikleri yakından takip ettiklerini ve bunun sonucunda meme kanseri erken teşhisi için dijital mamografi cihazını hizmete aldıklarını ifade etti. Doç. Dr. Erşen şunları söyledi:
“Dijital mamografi, klasik mamografiye göre çok daha net ve detaylı görüntüler sunarak erken tanı şansını artırıyor. Hastalarımızın hem güvenliğini hem de konforunu ön planda tutuyor. Özellikle erken evre lezyonların tespit edilmesi, tedavi başarısını büyük ölçüde etkiliyor. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 40-69 yaş arası tüm kadınlara iki yılda bir mamografi taraması öneriliyor. Ancak risk faktörü bulunan ya da ailesinde meme kanseri öyküsü olan kadınlarda bu süre doktor kontrolünde daha sık aralıklara çekilebiliyor. Bu nedenle tüm kadınlarımızı yılda bir kez mamografi çektirmeye davet ediyorum.”
Doç. Dr. Ogün Erşen bu konuda şunları ekledi:
Hastalarımızdan beklentimiz düzenli kontrollerini aksatmamaları ve yaşlarına uygun aralıklarla mamografi taramalarını mutlaka yaptırmalarıdır. Bu konuda toplumsal farkındalığın artması, erken teşhisin ve yaşam kalitesinin artmasının en önemli anahtarıdır. Biz de Bazekol Hastanesi olarak, en güncel teknolojiye sahip cihazlarımız ve deneyimli ekibimizle hastalarımıza meme sağlığı hizmeti sunmaya devam edeceğiz.”
Dijital mamografinin sunduğu hızlı çekim süresi ve yüksek çözünürlüklü görüntüler sayesinde kadınlar, tarama işlemlerini daha konforlu bir şekilde tamamlayabiliyor. Bu da düzenli taramaların devamlılığını olumlu yönde etkiliyor.
Doç. Dr. Erşen, erken teşhisin önemini bir kez daha hatırlatarak sözlerini şöyle tamamladı:
“Meme kanseri kader değildir. Erken tanı ile tamamen tedavi edilebilir bir hastalıktır. Bu yüzden tüm kadınlarımızı, kendileri ve sevdikleri için düzenli tarama yaptırmaya ve sağlıklı bir gelecek için kontrollerini ihmal etmemeye davet ediyorum.”