İYİ Parti İzmir Milletvekili Hüsmen Kırkpınar: “Aliağa‘da zehirli gemilerin sökümü ulusal bir güvenlik meselesi hâline gelmiştir. Türkiye zehirli gemilerin mezarlığı olmayacak kadar değerlidir.”
İYİ Parti İzmir Milletvekili Hüsmen Kırkpınar, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada İngiliz Kraliyet Donanması’na ait asbest ve tehlikeli maddeler barındıran “HMS Bristol” adlı geminin İzmir Aliağa’da sökülecek olmasını sert sözlerle eleştirdi. Geminin, kanserojen bir bomba gibi Aliağa’ya demirlediğini, bunun, halk sağlığına karşı açık bir tehdit olduğunu belirten Kırkpınar, “Söküm işlemi derhâl durdurulmalı, sorumlular yargı önüne çıkarılmalıdır.” diyerek hükümete tepki gösterdi.

7 Temmuz 2025 Salı günü gerçekleştirilen TBMM Genel Kurulunda İYİ Parti İzmir Milletvekili Hüsmen KIRKPINAR, AK Parti grup önerisi üzerine söz alarak İzmir Aliağa’da yapılacak olan asbestli İngiliz savaş gemisi sökümünü gündeme taşıdı.
Hüsmen Kırkpınar: Halk sağlığı hiçe sayılıyor
Hüsmen Kırkpınar konuşmasında, tehlikenin boyutuna dikkat çekerek, “Aliağa’da zehirli gemilerin sökümü halk sağlığını hiçe sayan kara bir düzen olmaktan öte artık ulusal bir güvenlik meselesi hâline gelmiştir. İzmir Aliağa’ya getirilen “HMS Bristol” adlı savaş gemisi âdeta zehirli bir mirasın sembolüdür. Bu gemi, İngiltere’nin kendi topraklarında sökemediği yalnızca paslanmış bir savaş gemisi değil, aynı zamanda asbest ve tehlikeli kimyasal maddelerle dolu bir enkazdır.” ifadelerini kullandı.
HMS Bristol envanterinde, yüzlerce noktada asbestli malzeme tespit edildiğine vurgu yapan Kırkpınar, “Bu maddeler solunduğunda geri dönüşü olmayan sağlık sorununa yol açan maddelerdir. Bu gemi, kanserojen bir bomba gibi Aliağa’ya demirlemiştir.” dedi. Halk sağlığına karşı açık bir tehdit olduğunu belirtti.
Asbestli gemilerin söküm adresi Türkiye
1973’te hizmete giren İngiliz savaş gemisinin 2020’de emekliye ayrıldığını, geminin açık ihaleyle Türkiye’ye gönderildiğini belirten Kırkpınar, “Peki, neden Türkiye seçilmiştir?” sorusunu yöneltti. Türkiye’nin seçilmesinin altında yatan sebeplere değinen Kırkpınar, “Çünkü biz hâlâ emperyalist ülkelerin zehirli hurdalık politikalarına sessiz kalıyoruz. Çünkü ucuz iş gücü, zayıf çevre denetimleri ve hukuki boşluklar gelişmiş ülkelerin zehirli atıklarını bize yönlendirmesini kolaylaştırıyor.” dedi. Ayrıca yetkililerin para hırsı yüzünden doğaya, halk sağlığına ve gelecek nesillere ihanet ettiğini söyledi.
Gemi söküm tesisleri denetimsiz ve şeffaflıktan uzak
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanını görevini yapmaya davet eden Hüsmen Kırkpınar, “Tesislerin lisanslandırması ve faaliyetlerin denetlenmesi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının sorumluluğundadır. Aliağa’daki gemi söküm tesisleri neden hâlâ kuru havuzsuz, denetimsiz ve şeffaflıktan uzak şekilde çalıştırılmaktadır? Gemiye ait tüm denetim raporları ve envanter bilgileri kamuoyuyla paylaşılmalıdır. Gemi söküm işlemleri yalnızca Türk bandıralı gemiler için yapılmalıdır. Aliağa’daki 22 gemi söküm tesisi, çevresel ve sağlık denetimlerinden geçirilmelidir.” diyerek yapılması gerekenleri tek tek sıraladı.
Söküm işlemi derhâl durdurulmalı
Son yirmi yılda İngiltere’den Türkiye’ye gönderilen 25 savaş gemisinin Aliağa’da söküldüğüne dikkat çeken Kırkpınar, “Türkiye, gelişmiş ülkelerin zehirli atık çöplüğü müdür? Basel Sözleşmesi’ne taraf olan ülkemiz, tehlikeli atıkların ithalatını yasaklamışken neden bu sözleşmenin hükümlerini fiilen ihlal etmektedir?” diyerek hükümeti eleştirdi. İktidara çağrıda da bulunan Kırkpınar, “HMS Bristol’ün söküm işlemi derhâl durdurulmalıdır. Sorumlular yargı önüne çıkarılmalıdır.” dedi. Asbestli ve tehlikeli madde barındıran gemilerin İzmir Aliağa’da sökülmesine göz yumanlara tepki gösteren Kırkpınar, “Türkiye’nin onuru bu kadar ucuz değildir. Türkiye zehirli gemilerin mezarlığı olmayacak kadar değerlidir.” sözleriyle konuşmasını tamamladı.


