1993 yılında Mayıs ayının 24.üncü günüydü. Malatya’daki uyum eğitimini tamamlayan 50 Jandarma askeri, kalan askerlik görevleri için Bingöl Jandarma Komutanlığı’na gideceklerdi. Adana, Afyonkarahisar, Antalya, Bolu, Çanakkale, Denizli, Hatay, Isparta, İstanbul, Kastamonu, Kırıkkale,Malatya, Manisa, Osmaniye, Samsun, Trabzon illerinden yurt savunması ve emniyeti için törenlerle uğurlanarak Türk Ordusu’na katılmışlardı. Düzmece sağlık raporu alarak kaytarmamışlar, rahat görev yerlerine gidebilmek için kayrılmaktan ar etmişlerdi. Osmanlı dönemi uygulamaları için halk tarafından söylene gelen “Kara çadır is mi tutar” türküsündeki Zengimiz bedel öder Fakirimiz asker bizim! sözlerinin unutturulmasına inanmışlardı. Türk Bayrağı ve silah üzerine el basarak gerekirse vatan ve ulus için ölmeye söz vermişlerdi.
Saat 12:00’da iki küçük otobüsle, aralarındaki 3 öğretmenle 2,5 saat sürecek bir yolculuğa çıktılar. Silahsız, korumasız ve sivil giysiliydiler. Asker olduklarının tek kanıtı kimlik belgeleriydi. Araç sürücülerinin sık sık anlamsız duraklamaları nedeniyle 5 saat geçmesine karşın Bingöl’e varamamışlardı. Bu işin içinde bir “pislik” olduğunu hissetmişlerdi. Saat 18:00’da Bingöl’e 15 km. kalmışken “kahpe pususu” görünmüştü. Şemdin Sakık adlı PKK “piçi” yanında 150 Türk yağısı ile 40 asker ve 3 öğretmeni tutsak ederek patika yollardan Bingöl Dağları’nın karanlık bir koyağına götürdüler. 3 eğitim alpi saat 24:00’ı gösterdiğinde Kalaşnikovlarla taranarak sonsuzluğa uçtular. 40 yiğit Kürşad’ın 40 çerçisi gibi Dolunayın bulutlar arasında kaybolmasını beklerlerken saat 03:00’da Kalaşnikov, Bixi ve Kanasların namlularından çıkan 7500 mermi kafa, göz, ciğer, yürek, kol, bacak parçaladı. 33 canın kutlu tinleri de sonsuzluğa uçmuştu. 36 Türk ocağı sönmüş, yıkılmıştı!
- Kahpe saldırı bilindikti. Ermeni, Rum çetelerinin kıyımlarını anımsatıyordu.
• Kahpelerin başı Şemdin Sakık Muş’un Zenguk(Zengök, yeni adıyla Yörecik) köyünden bir Ermeni dölüydü!
• Silah ve kadın ticareti yapılan Zengök Oteli(Muş’ta) Sakıklarındı!
• PKK’yı kuran 17 kişiden 10’u da Ermeni değil miydi?
150 insansı yaratığın 67’si iki gün sonra leş yapılsa da, 32 yıl önceki 24 Mayıs’ı unutan Türk’ün kanı kurusun!
“Tomurcuklar çiçek açtı!” öyle mi? Daha üç gün önce PKK’nın TBMM’deki uzantılarının Tunceli için “Burası Kürdistan” sözleri için ne işlem yapıldı? Yoksa Türk Devleti’nin yöneticileri o sözleri onaylıyorlar mı? Vali’nin gözyaşları açan çiçekleri mi suluyordu?
32 yıl geçse de o çiçekleri ağı bellemeyen Türk’ün yeri Tamu olsun!
Türk ulusu!
Gerçekleri görmelisin! Karakoyunlu, Karakeçili Türkmen köylerinde binlerce Türk kıyımı yapan Batı yayılmacılarının uşaklığına “Kürt sorunu!” denilemez. Kürt sorunu yalanıyla Türk yurdunun bir bölgesinde sözde “Kürtçe” sözler söyleyerek şirin görünmeye çabalayan siyasetçileri tanımalısın!
Türk ulusu!
“Terörsüz Türkiye!” nin, geçmişteki “Barış Süreci” boş sözü olduğunu unutma!
Türk ulusu!
Tek önderin ve sonsuz Başkomutanın Atatürk’ün “ Yüce ulusuma öğütüm odur ki, bağrında yetiştirerek başının üzerine kadar çıkaracağı adamların ‘kanlarında ve vicdanlarındaki’ gerçeği çözümlemekten bir an için ödün vermesinler” sözünü sakın unutma!
İlteriş Çınaroğlu
Ata Parti Genel Başkan Yardımcısı