Röportaj: Pınar Yavaş
NHABERİZMİR – AK Parti İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişinin yıldönümü olan 5 Aralık vesilesiyle gazetemize verdiği röportajda, bu tarihi kazanımın önemini ve siyasetteki kadın temsilinin toplumsal faydalarını samimiyetle değerlendirdi. Vekil Bursalı, Türkiye’nin bu konuda Batılı birçok ülkeye örnek olduğunu özellikle vurguladı.
Sayın Şebnem Bursalı, Bugün Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişinin yıldönümü olan 5 Aralık vesilesiyle, siyasette kadın temsili, toplumsal dönüşüm ve geleceğe dönük beklentiler üzerine sizinle konuşmak isteriz.
5 Aralık 1934’ün Türkiye ve Türk kadını açısından tarihsel ve toplumsal anlamını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce bu hakların verilmesi kadınların toplumsal konumunu nasıl değiştirdi?
5 Aralık 1934’te TBMM çatısı altında oy birliğiyle kabul edilen düzenlemeler, kurtuluşun ve kuruluşun en önemli aktörleri olan Türk kadınları için benzersiz bir payedir. Türkiye, birçok Batılı devletten önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanıyarak tüm dünyaya örnek olmuştur.
Bu kazanım, Türk kadınının sadece toplumsal hayatta değil, aynı zamanda karar alma süreçlerinde de söz sahibi olmasının önünü açmış; ülkemizin gelişmesine ve demokratikleşmesine büyük katkılar sağlamıştır.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde AK Parti iktidarları döneminde kadınlara yönelik çok önemli yasal düzenlemeler hayata geçirilmiş, son 23 yılda Meclisimizde artan kadın temsiliyeti bu adımların somut bir sonucudur.
Bu vesileyle başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Türk kadınının seçme ve seçilme hakkını kazanmasına katkı sunan tüm kadrolara şükranlarımı sunarım.
Kadınların siyasette var olmasının topluma en büyük katkısı sizce nedir?
Kadınların olduğu her ortamda nezaket, üretkenlik, detaycılık ve empati öne çıkar. Bu özellikler toplumun gelişimi açısından büyük bir değerdir. Siyasette kadının varlığı ise milletin sorunlarının daha detaycı bir bakışla, daha yüksek empati gücüyle ele alınmasını sağlar. Dolayısıyla kadınların siyasetteki yeri, hem karar alma süreçlerini zenginleştirir hem de toplumsal yapıyı güçlendirir.
Türkiye siyasetinde sizi en çok etkileyen, ilham aldığınız kadın veya erkek siyasetçiler kimlerdir?
Bu soruya hiç düşünmeden vereceğim tek cevap şudur:
Siyasette kendime rol model aldığım Dünya Lideri Sn. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bugün kendisiyle birlikte siyaset yapıyor olmak, onun başlattığı ve yürüttüğü davada bir nefer olmak hem kişisel hem de siyasi hayatımın en anlamlı, en gurur duyduğum noktasıdır.
Yoğun milletvekilliği temponuz içinde özel hayatınız, aileniz ve temsil göreviniz arasındaki dengeyi nasıl sağlıyorsunuz?
Yaklaşık 30 yıl boyunca gazetecilik yapmış; muhabirlikten genel yayın yönetmenliğine kadar birçok kademede aktif görev almış biri olarak siyaset, benim için çok farklı bir tempo olmadı. Bu nedenle zorlanmadan, özel hayatımla iş hayatımı ve siyasi çalışmalarımı birlikte yürütmeyi sürdürüyorum. Artık bu tempo hayatımın doğal bir parçası haline geldi. Birbirini destekleyen, besleyen bir düzen içinde, ilk günkü heyecanla çalışmaya devam ediyorum.
Enerjinizi, güler yüzünüzü ve bitmeyen motivasyonunuzu nasıl koruyorsunuz? Meclis dışında enerjinizi yenilemek için neler yapmaktan hoşlanırsınız?
Nazik sözleriniz için çok teşekkür ederim. Hayata hep pozitif tarafından bakmaya, güne bardağın dolu tarafıyla başlamaya inanıyorum. Bunun hem verimi hem enerjiyi yükselttiğini düşünüyorum. Gülümsemek, insanın hem kendi ruh haline hem de çevresine olumlu yansıyor.
Siyaset dışında en çok ailemle ve yeğenlerimle vakit geçirmekten keyif alıyorum. Mutfakta özellikle hamur işi yapmak, sevdiklerime ikram etmek benim için büyük bir mutluluk. Bunun yanında güzel bir film izlemek, kitap okumak, açık havada yürüyüş yapmak, dostlarımla sohbet etmek ve toprakla uğraşmak enerjimi yenilediğim en kıymetli anlar arasında.
Bu değerli sohbet ve bize ayırdığınız kıymetli zaman için içtenlikle teşekkür ederiz
Bir kadın olarak, bugün burada sizinle bu anlamlı günde konuşmak benim için ayrı bir gururdu. Türk kadınının siyaset sahnesinde daha güçlü, daha görünür ve daha kararlı adımlarla ilerlediği bu yolculukta, sizin gibi örnek temsilcilerin varlığının bizlere güç verdiğini özellikle belirtmek isterim. Yürüdüğünüz yolda sergilediğiniz nezaket, cesaret ve çalışkanlık, yalnızca Meclis’te değil, toplumun her kesiminde birçok kadına ilham oluyor.
Kadınların sesinin daha çok duyulduğu, emeğinin daha çok kıymet gördüğü bir Türkiye hayaliyle…
