CHP’den TRT’ye Sert Eleştiri: “TRT, 19 Mart Darbesinin Medya Kolu Oldu!”
CHP Halkla İlişkiler ve Medyayla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, İBB’ye yönelik operasyonun ardından kamu yayıncısı TRT’nin, iktidarın propaganda aygıtına dönüştüğünü iddia etti. Bulut, TRT Haber’de iddianamenin açıklanmasını takip eden bir hafta içinde 12 saatten fazla süreyle, masumiyet karinesini yok sayan tek yanlı yayınlar yapıldığını belirterek, “TRT, 19 Mart darbesinin medya kolu oldu. Kamu gücünün böyle kötüye kullanılması demokrasiye ihanettir” dedi ve TRT yönetimine tarafsızlık çağrısında bulundu.
Kamu Yayıncılığı İlkesi İhlal Edildi İddiası
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, Türkiye’de kamu yayıncılığı yapmakla görevli tek kuruluş olan TRT’nin, anayasa ve özel kanunlarla belirlenen tarafsızlık zorunluluğunu açıkça ihlal ettiğini öne sürdü. Bulut, TRT’nin görevinin toplumun tamamını kucaklamak, farklı düşünceleri eşit ve adil yansıtmak olduğunu hatırlatırken, kurumun bugün “iktidarın propaganda aygıtına” dönüştürüldüğünü savundu.
Bulut’a göre, 86 milyon vatandaşın vergileriyle finanse edilen TRT’nin, bir siyasi partinin menfaatlerine alet olması, 2954 sayılı TRT Kanunu’nun 5’inci maddesi ile açıkça belirlenen; “tarafsızlık, doğruluk” ve “tek yönlü ve taraflı yayın yapmamak” ilkelerine aykırıdır.
TRT Haber’de Organize Linç Kampanyası İddiası
CHP’li Bulut, İBB’ye yönelik “19 Mart siyasi operasyonunun” hemen ardından TRT Haber’de tarafsızlık ilkesinin açıkça yok sayıldığını ve soruşturmanın gizliliğinin ihlal edildiğini iddia etti. Bulut, TRT’yi adeta “darbenin medya kolu” olarak hareket etmekle suçladı.
Bulut, iddianamenin açıklanmasının ardından (11-17 Kasım tarihleri arasında) TRT Haber’de toplam 12 saat 7 dakika 13 saniye süreyle, tek yanlı ve masumiyet karinesini yok sayan kara propoganda yapıldığını belirtti. Bu sürenin, Birinci Sayfa ve Odak Gündem programları başta olmak üzere 133 haber ve yorum programında harcandığı kaydedildi.
Yargıyı Etkileme ve Masumiyet Karinesinin İhlali
Genel Başkan Yardımcısı Bulut, TRT ekranlarına çıkarılan sözde yorumcuların, masumiyet karinesini ayaklar altına alarak seçilmiş belediye başkanlarını peşinen suçlu ilan ettiğini ve “çete ve mafya” gibi ağır ithamlarla hedef gösterdiğini ifade etti.
Bulut, haberlerde kullanılan, “Veriler DarkWeb’ten satıldı”, “‘Kreş bağışı’ kılıfıyla rüşvet mekanizması” ve “Rüşvet parası legal hale getirildi” gibi alt yazı ve başlıkların, yargı kararıyla kesinleşmedikçe hiç kimsenin suçlu ilan edilemeyeceğini belirten 6112 sayılı RTÜK Kanunu’nun 8’inci maddesine aykırı olduğunu savundu.
Bulut, bu durumun sadece kişi haklarına değil, demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ve halk iradesine dönük bir operasyon olduğunu belirtti.
TRT Yönetimine ve RTÜK’e Çağrı
CHP’li Bulut, TRT yöneticilerine seslenerek görevlerinin bir siyasi partinin çıkarlarını korumak değil, kamu yararına hizmet etmek olduğunu hatırlattı. Bulut, “TRT ekranları; çirkin linç kampanyalarının, hedef göstermenin, sopa gibi kullanılan siyasi söylemlerin merkezi olamaz. Kamu gücünün böyle kötüye kullanılması demokrasiye ve milli iradeye ihanettir” diyerek TRT yönetimini kendilerine çeki düzen vermeye çağırdı.
Ayrıca, yapılan şikayetleri sümen altı ederek bu etik katliamının ortağı haline geldiğini iddia ettiği RTÜK’ü de eleştirdi.