Ekonomik ve bürokratik engellere rağmen Türk turistler Yunan adalarına akın ederken, Türkiye’deki yüksek fiyatlar Yunan turistlerin ilgisini önemli ölçüde azalttı. Yurt dışı çıkış harcı ve liman vergilerindeki zamlar, hem yolcular hem de feribot işletmeleri için ciddi bir maliyet yükü oluşturdu.
Yunan adaları cazibe merkezi
Bu yaz sezonunda Yunan adaları, doğal güzellikleri, tarihi dokuları ve turistik cazibeleriyle Türk tatilcilerin gözdesi olmaya devam etti. Kolay ulaşım imkanları, kapıda vize uygulaması ve göreceli olarak daha uygun fiyatlar, adaları hem günübirlik kaçamaklar hem de tatil planları için en çok tercih edilen destinasyonlar arasına taşıdı. Özellikle Çeşme, Ayvalık, Kaş, Bodrum, Kuşadası ve Marmaris gibi kıyı beldelerinden düzenlenen feribot seferleri, iki yaka arasında önemli bir turizm hareketliliği yarattı.
Ancak, yurt dışı çıkış harcı ve liman vergilerindeki artışlar, Türk turistlerin tatil bütçelerini zorluyor. Özellikle ailece seyahat edenler için bu ek masraflar, kısa süreli tatilleri dahi maliyetli hale getiriyor. Edinilen bilgilere göre, dört kişilik bir ailenin sadece feribot bileti, çıkış harcı ve liman vergileriyle birlikte maliyeti 14 bin TL civarına ulaşabiliyor. Bu rakama konaklama, yeme-içme ve diğer harcamalar eklendiğinde, kısa bir Yunan adası tatilinin toplam maliyeti 40 bin TL’yi aşabiliyor.
Feribot İşletmeleri de Zorlu Bir Sezon Geçiriyor
Yunan adalarında artan maliyet baskısı sadece yolcularla sınırlı kalmadı. Ege’yi iki kıtaya bağlayan feribot işletmeleri de artan akaryakıt giderleri, liman vergileri ve karşı taraftaki ayak bastı ücretleri nedeniyle zorlu bir sezonla karşı karşıya kaldı. Ayvalık-Midilli ve Kaş-Meis gibi hatlarda faaliyet gösteren işletmeler, hem yolcuların bütçelerini hem de kendi maliyet dengelerini korumak için mücadele ediyor.
Ayvalık-Midilli hattında hizmet veren Jalem Tur yetkilisi Ali Jale, yurt dışı çıkış harcının 1000 TL’ye yükselmesinin hattı olumsuz etkileyebileceğini belirtirken, müdavim müşteri portföyünün geçiş sayılarında azalma olacağını öngörüyor. Jale, “Midilli Adası’na geçiş sayıları azalacak, bu da hem iki taraf esnafına hem de feribot firmalarına olumsuz yansıyacaktır,” dedi.
Kaş-Meis hattında ise Kahramanlar Meis Ferry Lines yetkilisi Okan Karaman, Meis’te 1 Nisan itibarıyla alınmaya başlanan liman vergilerinin (Meis 5 Euro, Kaş 130 TL) yolculara açıklamakta zorlandıklarını dile getirdi. Karaman, “Yolcularımız neden liman vergisi ödediklerini soruyor ve haklılar. Henüz kapalı bekleme alanları veya yeterli hizmet sunulmuyor,” diye konuştu.
Yunan Turist Sayısında Ciddi Düşüş
Yunan adalarına olan Türk turist ilgisi artarken, Türkiye’ye gelen Yunan turist sayısında ise belirgin bir düşüş yaşanıyor. Edinilen bilgilere göre, Türkiye’deki fiyat artışları ve ekonomik koşullar nedeniyle Yunanistan’dan gelen turist sayısında yüzde 60’lık bir kayıp söz konusu. Bu durum, iki yaka arasındaki turizm trafiğinde dengeleri değiştirerek, yaz sezonunda farklı bir tablo ortaya çıkardı.
Kapıda Vize Uygulaması ve Schengen Zorlukları
Yunan adaları için Schengen vizesi randevu sıkıntıları ve uzun bekleme süreleri, birçok turisti kapıda vize uygulamasına yönlendirdi. Bu uygulama bir nebze kolaylık sağlasa da, sınırlı sayıda ada ve belirli süreler için geçerli olması beklentileri tam olarak karşılamıyor. Jalem Tur yetkilisi Ali Jale, kapıda vize uygulamasının ticari olarak avantaj gibi görünse de, maliyet açısından Schengen vizesi alamayan yolcuların geçiş sayısını düşürücü etki yaptığını ifade etti.
Dostluk Köprüsü Kurma Çabası Devam Ediyor
Ekonomik ve bürokratik zorluklara rağmen, Ege Denizi’ndeki turizm hareketliliği devam ediyor. Feribot işletmecileri, Türkiye ile Yunanistan arasında kültürel ve sosyal bağları güçlendirmek, “kazan-kazan” prensibiyle ticareti geliştirmek ve iki ülke insanının barışçıl bir şekilde kaynaşmasını sağlamak için çaba gösteriyor. Ayvalık-Midilli hattında 12 ay kesintisiz sefer düzenlenmesi ve Kaş-Meis hattında halklar arasındaki sıcak ilişkiler, bu dostluk köprüsünün sağlamlığını gösteriyor.
2025 sezonu, ekonomik mücadele ile turistik coşkunun iç içe geçtiği, zorluklara rağmen Ege’nin iki yakasını birbirine bağlayan bir yaz olarak kayda geçti.