İzmir’de Önerge Krizi: AK Parti’den Şok İddialar
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Temmuz 2025 oturumu, AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe’nin sunduğu soru önergeleriyle adeta karıştı. Önergelerde, belediyedeki bazı bürokratların kağıt üzerinde eşlerinden boşanarak, eski eşler adına kurulan şirketler üzerinden doğrudan teminle iş alındığı iddia edildi. Ayrıca, CHP’li meclis üyelerine makam odası, sekreter, makam aracı ve şoför tahsis edildiği öne sürüldü. Bu iddialar, salonda tansiyonu yükseltirken, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Böyle bir şey varsa savcılığa suç duyurusunda bulunun! Burası meclis, burada saçmalanmayacak!” diyerek sert tepki gösterdi.
AK Parti’nin Önergeleri Ne İçeriyor?
Hüsnü Boztepe’nin sunduğu önergeler, İzmir kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Önergelerde şu iddialar yer aldı:
- Makam Odası ve Araç Tahsisi: Bazı CHP’li meclis üyelerine, mevzuata aykırı olarak belediye ve bağlı şirketlerde makam odası, sekreter, makam aracı ve şoför tahsis edildiği öne sürüldü. Boztepe, CHP’li üyeler arasında makam odalarının büyüklüğü ve araçların marka-modeli konusunda tartışmalar yaşandığını iddia etti. Önergede, “6 Nisan 2024’ten bu yana hangi meclis üyelerine bu imkanlar sağlandı?” sorusu yöneltildi.
- Bürokratların Eski Eşleri Üzerinden İş İddiası: Bazı bürokratların, eşlerinden kağıt üzerinde boşanarak eski eşler adına şirketler kurdurduğu ve bu şirketler üzerinden belediyeden doğrudan teminle iş alındığı iddia edildi. Bu iddia, yolsuzluk ve usulsüzlük tartışmalarını alevlendirdi.
Cemil Tugay’dan Sert Yanıt: “Saçmalanmayacak!”
Başkan Tugay, önergenin okunması sırasında salonda yükselen seslere tepki göstererek, “Siz bu soruyla İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni saçma sapan şeylerle meşgul etmeyeceksiniz. Böyle bir şey olabilir mi? Varsa savcılığa suç duyurusunda bulunun!” dedi. Tugay, meclisin ciddi bir platform olduğunu ve bu tür iddiaların yargıya taşınması gerektiğini vurguladı. Tugay’ın bu çıkışı, salondaki gerginliği daha da artırdı.
Kooperatif Sürecinde Yolsuzluk İddiaları
Hüsnü Boztepe, gündem dışı konuşmasında, İzmir’deki kooperatif süreçlerinde de usulsüzlükler yaşandığını savundu. Çiğli’deki bir kooperatifte, inşaat işlerinin 15-20 gün önce kurulan bir firmaya ihale edildiğini ve SGK’ya sunulan sözleşmeyle kooperatife teslim edilen sözleşmenin farklı olduğunu iddia etti. Boztepe, “İnsanların aidatlarını ödeyerek mağdur olduğu bir süreçte, bu yanlışlar defalarca dile getirildi ama CHP’li üyeler kıkırdadı, masalara vurdu,” diyerek tepki gösterdi.
CHP’den Yanıt: “Adil Yargılama İstiyoruz”
CHP Grup Başkanvekili Altan İnanç, iddialara yanıt verirken, kooperatif sürecindeki mağduriyetlerin siyasi bir operasyona dönüştürüldüğünü savundu. İnanç, “İzmir’deki operasyonlar algı yaratmak için yapılıyor. Tutuksuz ve adil yargılama istiyoruz. Suç varsa cezası verilir, ama sabahın köründe insanları evlerinden almak doğru değil,” dedi. CHP’li Meclis Üyesi Mustafa Özuslu ise, kooperatif süreçlerinde Cemil Tugay’ın inşaatları durdurmadığını, aksine mevcut sorunların önceki dönemden miras kaldığını belirtti. Özuslu, “Tunç Soyer ve diğer isimler tutuksuz yargılansaydı, haklarını savunabilirdi,” diyerek adil yargılama talebini yineledi.
AK Parti’den Sert Eleştiriler: “CHP 25 Yıldır Yönetiyor”
AK Parti Meclis Üyesi Dilaver Kişili, kooperatif mağduriyetlerinin CHP’nin 25 yıllık yönetiminin sonucu olduğunu iddia etti. “Bu şehirde kooperatifler bu dönem durduruldu. Asıl provokatör Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli’dir. Her mecliste provokasyon yapar, sonra kaçar,” diyerek CHP’yi eleştirdi. AK Parti Grup Sözcüsü Uğur İnan Atmaca ise, Aktepe Emrez’deki kooperatifte 11 villanın ortak alana eklendiğini ve bu villaların kooperatif başkanı ve yakınlarına ait olduğunu öne sürdü. Atmaca, “Dar gelirli vatandaşlar depreme dirençli konut beklerken, birileri lüks villa yapıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu mağduriyeti çözmeli,” dedi.
Orman Yangınları ve İklim Krizi Gündemde
Meclis toplantısında, kooperatif tartışmalarının yanı sıra İzmir’deki orman yangınları ve iklim krizi de konuşuldu. CHP’li Meclis Üyesi Selçuk Karakülçe, 26 bin hektar alanın yandığını hatırlatarak, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yeterli önlem almadığını savundu. “Ormanlarımız yanıyor, ciğerlerimiz yanıyor. Maden yasaları doğayı feda ediyor,” diyen Karakülçe, daha etkin yangın önleme politikaları talep etti.
Başkan Tugay ise, iklim krizinin etkilerine dikkat çekti. “Kasım ayına kadar yağmur beklemiyoruz. Sıcaklık rekorları kırılıyor, su krizi kapıda. Herkes su israfına karşı dikkatli olmalı,” diyerek vatandaşlara çağrıda bulundu. Tugay, yangınlarda kaybedilen 2 orman görevlisi ve 1 yurttaş için üzüntüsünü dile getirerek, dayanışma vurgusu yaptı.
Kamuoyu ve Gelecek Adımlar
İzmir kamuoyu, önergedeki yolsuzluk iddialarının ve kooperatif mağduriyetlerinin şeffaf bir şekilde soruşturulmasını bekliyor. Tugay’ın savcılığa işaret etmesi, iddiaların yargıya taşınabileceği sinyalini verirken, AK Parti’nin ısrarlı eleştirileri CHP ile gerilimi artırıyor. Menemen’deki aşure hayrı skandalında da benzer yolsuzluk iddialarının gündeme gelmesi, İzmir’de kamu kaynaklarının kullanımı konusunda tartışmaları alevlendiriyor.